Sayfalar

HOŞGELDİNİZ, ŞEREF VERDİNİZ...

13 Ağustos 2013 Salı

DERSHANELER VE CEVDET AMCA



Mehmet AYSAN
@mhmtaysn

1989 yılında tanımıştım Cevdet Amcayı. Uşak’ta esnaftı. Altmış yaşlarındaydı. Ben ise henüz on bir. Kaldığımız yurda gelir gider, torunu yaşındaki çocuklarla sohbet ederdi. Siz derdi, “geleceğisiniz bu ülkenin, size çok güveniyorum.”

O yıl dershanemiz yoktu Uşak’ta, bir yıl sonra açıldı. Belediyeye ait bir işhanının tek katında faaliyete başladı. Çok az öğrenci ve bir avuç öğretmenle. Sonra büyüdü, öğrenci sayısı arttı, başarılar ardarda geldi. Başarı geldikçe sayı daha da arttı. Ve o tek kat yetmez oldu dershaneye.

Bu davaya gönül veren esnafların da katkılarıyla, öğretmenlerin "biz gerekirse maaş almadan çalışırız" demesiyle, ana cadde üzerinde olmayan, hayli eski bir bina satın alındı. Bina dershane olmaya uygun değildi. Katlardaki duvarlar tamamen yıkıldı. Dershane olarak hizmet verebilmesi için yeniden odalara bölündü. Dershane inşaatında çalışmak için, birkaç arkadaş gönüllü olmuştuk. İnşaata gittiğimizde tanıdık bir sima karşıladı bizi. Yetmişe yaklaşmış yaşı ve bükülmeye başlamış beli ile Cevdet Amca oradaydı.

Tuğla taşıyor, harç karıyor, kum eliyordu. “Haydi çocuklarım gayret edelim, bu bina eğitim sezonuna yetişsin” diyordu. O yaşında oradan oraya koşturuyor, bir taraftan da yorgun gözükenlere moral vermeye çalışıyordu. Eldeki para binayı almaya yetmiş, ihtiyaç duyulduğu kadar işçi çalıştırmaya yetecek bütçe kalmamıştı. Bunun farkında olan Cevdet Amca ve arkadaşları, “iş başa düştü” deyip, amelelik yapmaya koşmuşlardı.

“Bu dershaneden yetişecek çocuklar, bir gün büyük adam olacak, yenilerini yetiştirecekler” diyordu Cevdet Amca. Bir taraftan dua ediyor, diğer taraftan da durmadan çalışıyordu. Akşam olup biz inşaattan ayrılırken, O hala orada çalışmaya devam ediyordu. Dershane binası bitti, bir aylık bir gecikmeyle sezona yetişti. Sonra o dershane daha da büyüdü, yeni şubeler açtı. Cevdet Amcanın duaları kabul oldu. Oradan yetişenler, yenilerini yetiştirdi.

Sonra bir gün Cevdet Amcanın vefat haberini aldık. Çok üzüldük, çok dua ettik arkasından. Ne zaman o dershane binasının önünden geçsek, rahmet diledik aziz ruhuna. O binanın her tuğlasında, her taşında, her kum tanesinde alın teri ve duası olan Cevdet Amca’yı hiç unutmadık.

Şimdi siz bir süredir, “kapatacağız dershaneleri” diyorsunuz ya, ben hiç inanmıyorum buna. Sizin yapmayacağınızı değil, yapamayacağınızı biliyorum. Çünkü en başta Cevdet Amca izin vermeyecek buna. Dimdik duracak ruhaniyetiyle karşınızda. “Kapattırmam” diyecek size. Sonra diğerleri, bu davaya baş koymuş, bu hizmete omuz vermişler dikilecek karşınıza. Ve bu tavrınız Gayretullah’a dokunacak elbet. Mıhlanıp kalacaksınız yerinizde.

Cevdet Amca’nın hayali gözümün önünde kaç gündür. Yine telaşlı, yine stresli, yine sağa sola koşturuyor, yine dertli. Derdi, sizin yapmayı planladıklarınız değil, sizin neden böyle yaptığınız. Derdi, bu milletin emeğiyle, alın teriyle ve dualarıyla kurulmuş eğitim kurumlarını neden kapatmaya çalıştığınız. Derdi, sizin akibetinizin ne olacağı.

Cevdet Amca, tuğlaları üst üste dizerken dershane inşaatında, “Allah’ım bu kurumlara, bu çocuklara, bu davaya zarar vermek isteyenlere fırsat verme” derdi. Biz de “amin” derdik, yirmi sene geçti hala diyoruz, hem de hiç olmadığı kadar yürekten, “fırsat verme Allah’ım.”

3 yorum:

  1. Cevdet amcalari cok bu milletin isimsiz kahramanlari çok. .. önünde duracacak cevdet amcalar çok manen dur demesiyle durmayacak hadise de yok Gayretullaha dokunmasi icin belki biraz daha izdirap tohumlari ekilmeli gonullerimize...

    YanıtlaSil
  2. Amin bütün samimeyetimizle yukarda anlatılanlara katılıyrm

    YanıtlaSil