Sayfalar

HOŞGELDİNİZ, ŞEREF VERDİNİZ...

28 Aralık 2010 Salı

BDP'ye sorular...



Nuh GÖNÜLTAŞ / BUGÜN 28.12.2010

Kendi aranızda Türkçe konuşuyorsunuz.
Abdullah Öcalan'ın bütün konuşmaları, savunmaları Türkçe. Parti kongrelerinde alınan kararlar Türkçe.

PKK Türkçe anlaşıyor.

30 yıldır Türkçe konuşuyorsunuz. Ne oldu da iki dil istiyorsunuz? Kandil bunu nasıl uygulayacak?

Partinizde 21 milletvekilinden kaç tanesi Kürtçe biliyor?

Kürtçe'nin ikinci dil olmasına izin verildi diyelim, aranızdaki lehçeleri nasıl aşacaksınız?

Zazaca, Soranca, Kırmanca, Lorani... Bunlar lehçeler ama birbirini anlamıyorlar. Kendi aranızda hangisiyle anlaşacaksınız?

Öz savunma birimleri ne demek?

Bunlar nasıl formüle edilecek?

Güvenliği nasıl sağlayacaklar?

PKK militanları dağdan inip güvenliği sağlayan birimler mi olacak?

Daha önce HAK PAR federasyon diyordu, BDP bu konuya temkinli yaklaşıyordu, üniter yapıyı savunuyordu. Şimdi ne oldu da özerklik talep ediyorsunuz?

Demokratik Toplum Kongresi denilen yapıda alınan kararlar halkla birlikte mi alınıyor yoksa dayatılıyor mu?

Demokratik Toplum Kongresi hiyerarşik anlamda BDP'nin neresinde, altında mı üstünde mi?

Demokratik Toplum Kongresi sizin MGK'nız mı? Burada alınan kararlar tavsiye kararları mı yoksa kendinizi uymaya zorunlu hissettiğiniz kararlar mı?

Türk ırkçılığından bıkanlar için şimdi de Kürt ırkçılığı mı geliyor?

Seçim öncesi özerklik gibi bir talebi ortaya koymak çözümü tıkamak mıdır yoksa çözüme yönelik bir adım mıdır?

Sizin bölgesel meclislerinizde mesela Süryani nasıl temsil edilecek, Keldani nasıl temsil edilecek, bu kesimlere nasıl güven vereceksiniz?

Öcalan Ergenekon sürecine karışılmamasını istemişti, neden acaba? 1999'dan sonra İmralı'yla sürekli görüşen kişilerin çoğu Ergenekon davasında yargılanıyorlar. Ergenekon sizce neyi ifade ediyor? Partinizin çıkışları Ergenekon süreciyle ilişkili mi?

Son tahlilde kesin talebiniz nedir?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder